
Bu seneki AIMA 2019 İdil Biret masterclassları bitiminde öğrenciler olarak İdil hocamız ve Şefik bey ile sohbet ediyorduk. Bu senenin nasıl gittiği, seneye hangi bestecinin olabileceği, Şefik beyin arada sırada bize müzik endüstrisi hakkında verdiği hayat dersleri derken konu 29 Ekim’e geldi.
İdil hoca 29 Ekim’de Brüksel’deki Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği’nin BOZAR salonunda yapacağı Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunda önemli bir konserde çalacağını belirtti (önemini birazdan açıklayacağım). Almanya’da okuma hayalleri kurduğum zamanlar Avrupa’yı da rahat rahat gezebilmeyi de hayallerimden eksik etmiyordum. HfM Trossingen’i kazandığımdan beri gezmek için sebep ararken daha dersler başlamadan bu müthiş konser önüme fırlayıvermişti. Bu konseri kaçıramazdım, çünkü geçmişteki çok önemli bir konser ile bağlantılıydı.
Bu konseri önemli yapan şey, bundan tam 60 yıl önce 1959’da İdil Biret daha 17 yaşındayken Brüksel’de aynı salonda (o zamanki adı BOZAR değil Palais des Beaux Arts’mış) Alman şef Hermann Scherchen ile Stravinsky’nin Capriccio’sunu seslendirmiş. Bugünkü konserde ise İdil hoca tam 60 sene sonra yine Stravinsky’den Petruşka Üç Sahne, bunun yanında Adnan Saygun’dan üç prelüd, Beethoven’ın 32 varyasyonu ve Chopin’den Op. 55 No. 2 Nocturne çalacaktı.


Harika bir akşam oldu, bu önemli günde bu tarihi önem taşıyan konseri dinleyebilmek ve bu güzel atmosfere sahip akşamın bir parçası olabilmek çok güzel bir duygu. Tekrar bizi davet ettikleri için sevgili İdil Biret ve eşi Şefik Büyükyüksel hocalarıma teşekkür ediyorum.